Lifelong Learning Skills in Job Advertisements: The Case of English Language Teaching | Author : Tanju DEVECI | Abstract | Full Text | Abstract :Job advertisements are normally the first contact between recruiters and job seekers. Descriptions of the job and individual specifications are key to job seekers’ decision whether or not to apply. With the abundance of English language job listings, English language teachers seem to be quite fortunate in opportunities for landing a job. However, anecdotal evidence suggests that educational qualifications per se are no longer sufficient; teachers now need other attributes in order to attract recruiters’ attention. One such is an aptitude for lifelong learning which is based on complementarity of skills. Therefore, the identification of commonly sought lifelong learning skills (alongside educational qualifications) in job advertisements can give insight into areas language teachers and teacher training programs need to prioritize. Aiming to affect this, this research investigated 135 job listings on various job websites advertising for international positions. Results showed that a bachelor’s degree, even if in English Language Teaching (ELT), is insufficient for international hiring and that postgraduate certification has become the norm. Results also revealed certain themes related to lifelong learning skills including both those that are student-oriented (i.e. facilitation of learning, building confidence, assessment and evaluation of learning, critical thinking, and preparation of students for life), and those that are teacher-centric (i.e. professional development and engagement in research, technology, interpersonal communication, course development, time management, and ethics). Results are discussed, and recommendations are provided to help develop (pre-service) teachers’ lifelong learning skills. |
| Kirkpatrick Egitim Degerlendirme Modeli kullanilarak TÜIK’de Bir Hizmet Içi Egitim Programinin Etkinliginin Degerlendirilmesi | Author : Ömer Sinan EVIREN | Abstract | Full Text | Abstract :Bu çalismada, Kirkpatrick Egitim Degerlendirme Modeli kullanilarak Nisan 2017 döneminde Türkiye Istatistik Kurumu’nda gerçeklestirilen SAS Yazilimi Egitim Programinin etkinligi degerlendirilmistir. Çalismada deneysel arastirma yöntemi kullanilmistir. Degerlendirilme, Kirkpatrick modelinde ön görüldügü gibi; Reaksiyonlar, Ögrenme, Davranis ve Sonuçlar olmak üzere dört asamada gerçeklestirilmistir. Reaksiyonlar asamasinda, katilimcilarin egitimden memnuniyet durumlari, egitim sonunda uygulanan memnuniyet degerlendirme formu ile ölçülmüstür. Ögrenme asamasinda ise; ögrenmenin gerçeklesme düzeyini belirlemek amaciyla egitim öncesi ve sonrasi bilgi düzeyi ölçme ve ögrenme hedefleri ölçme formlari uygulanmistir. Ögrenmenin gerçeklesme düzeyinin tespit edilmesinde tanimlayici istatistikler ve t-testi, reaksiyon/memnuniyet ve ögrenmeye iliskin degiskenler arasindaki iliskileri incelenmesinde ise korelasyon analizi kullanilmistir. Davranis asamasinda, ögrenilen bilgi ve becerilerin ise transferinin ölçülmesi kapsaminda katilimcilarin kisisel hedef ve egilimleri ile egitim sonrasi uygulamaya yönelik durumlarinin izlenmesi amaciyla, uygulama egilim belirleme formu, uygulama düzey belirleme formu ve kullanim sikligi belirleme formu uygulanmistir. Analizler neticesinde, egitim öncesi ve sonrasi ögrenme ölçümleri arasinda belirgin bir fark oldugu, reaksiyonlar ve ögrenme asamalari arasinda ise genel olarak anlamli bir iliski oldugu ortaya çikmistir. Ise transfer konunda ise katilimcilarin istekli ve planli olduklari, ancak uygulama düzeyinin beklenen ölçüde gerçeklesmedigi gözlenmistir. Modelin diger kurumsal egitimlerin etkinlik degerlendirilmesinde de basarili bir sekilde uygulanabilecegi düsünülmektedir. |
| Türkçede Sik Kullanilan Harfler ve Ögretilmesi | Author : Firdevs GÜNES, Ayse Derya ISIK | Abstract | Full Text | Abstract :Günümüzde harf ögretimi ilk okuma yazma sürecinin öncelikli ve zorunlu çalismalarindan biri olmaktadir. Harfleri tanima becerisi üç alt bilesenden olusmaktadir. Bunlar harfin adini bilme, sesini ayirt etme ve yazilisini ögrenmedir. Okula yeni baslayan ögrencilere harfleri ögretmek için önce harfin adi, sesi ve yazilisi ardindan da aralarindaki iliskiler ögretilmektedir. Bunlar birbirini etkilemekte ve ögrencilerin harfleri tanima becerilerini gelistirmektedir. Dünyamizdaki harf ögretimi çalismalari incelendiginde çesitli yöntemlerden yararlanildigi görülmektedir. Son yillarda ise ilk okuma yazma sürecinde harf ögretimi çalismalarinda harfin adi, sesi, yazim kolayligi ve dilde kullanim sikligi ön plana çikmaktadir. Bu ölçütlerden hareketle ögretilecek harflerin siralamasi yapilmaktadir. Ülkemizde de 2005 yilindan bu yana Türkçe ögretim programlarinda ögretilecek harflerin siralamasi verilmektedir. Ancak bu siralamanin 2015 ve 2017 programlarinda degistigi görülmektedir. Bu arastirmada ilk okuma yazma sürecinde etkili bir harf ögretimi için Türkçede sik kullanilan harflerin belirlenmesi amaçlanmistir. Bu amaçla Türk Dil Kurumu Türkçe Sözlü ile Kisi Adlari Sözlügünden alinan toplam 120.151 kelime ile 788.318 harf incelenmistir. Türkçede en sik kullanilan sesli harf “a” ve “e”, sessiz harf ise “k” olmaktadir. Ilk on sirada “a,e,k,i,l,m,r,n,t,i” harfleri yer almakta bu harflerle metinlerin yaridan fazlasi yazilmaktadir. Bu durum Türkçenin ögretim üstünlügünü ortaya koymakta, Ingilizceden üstün, Fransizcaya yakin oldugunu göstermektedir. Diger taraftan Türkçede sesli harfler %41,22 sessiz harfler ise %58,78 oraninda kullanilmaktadir. Türkçe sesli ve sessiz harf kullanimi yönüyle Ingilizce ve Almancadan üstün Fransizcaya yakindir. Türkçede sik kullanilan harflerin siralamasi “aekilmrntisuydobüszgçphcvgöfj” seklindedir. Bu siralama 2005 Türkçe Ögretim Programinda verilen harf ögretimi siralamasiyla büyük oranda örtüsmektedir. Ancak 2015 ve 2017 Türkçe Ögretim Programlarinda verilen harf siralamasiyla örtüsmemektedir. Etkili bir harf ögretimi için2017 Türkçe Ögretim Programindaki harf siralamasinin dilimizin yapisina uygun düzenlenmesi, ögretilecek harflerin bilimsel arastirmalara dayali seçilmesi, ders kitap ve materyallerin yenilenmesi, Türkçemizin ögretim üstünlükleri konusunda yeni arastirmalarin yapilmasi önerilmektedir. |
| Türkiye’de Yerli Televizyon Dizilerinde Toplumsal Cinsiyet Rolleri Açisindan Kadinin Sunumu: Ask-i Roman Örnegi | Author : Haci ÖZDEMIR | Abstract | Full Text | Abstract :Insanlik tarihi boyunca günlük hayatta kullanimiyla disi ve er olus kültürel degerlendirmeler sonucunda kadinlik ve erkeklik noktasinda kadindan ve erkekten beklenen toplumsal cinsiyet rollerinin sinirlarini çizmistir. Toplumsal cinsiyet rollerinin insa edilip yeniden üretildigi alanlardan en önemlilerinden birisi ulastigi kisi sayisi, etkileme gücü düsünüldügünde kitle iletisim araçlarindan televizyon ve televizyonun basat ürün ve unsularindan olan dizileridir. Bu çalismanin temel amaci, Ask-i Roman dizisindeki kadin karakterlerin temsil ettigi toplumsal cinsiyet rollerinin toplumun kadina bakis açisindaki ortak inanç ve davranis biçimleriyle ne ölçüde benzestigini tespit etmektir. Bu amaç kapsaminda nitel arastirma yöntemlerinden söylem analizi yöntemi kullanilmis, toplumsal cinsiyet rolleri hakkinda bilgi verebilecek nitelikte oldugu düsünülen Solmaz, Leman ve Necla karakterleri incelenmistir. Çalismanin sonucunda, Ask-i Roman dizisindeki kadin karakterlerin temsil ettigi toplumsal cinsiyet rollerinin toplumun kadina bakis açisindaki ortak inanç ve davranis biçimleriyle benzestigi görülmüstür. Ayrica kadinlarin güzel, bakimli olmasinin, toplumun belirledigi namus kavrami normlarina uymasi gerektiginin, ev isleri ve annelik rollerinin alti çizilerek bu rollerin modernize edilerek sunuldugu tespit edilmistir. |
| Sosyal Bilgiler Ögretmen Adaylarinin Müze Egitimine Yönelik Özyeterlik Inançlari | Author : Aysegül TURAL, Fatma Nur KALA | Abstract | Full Text | Abstract :Günümüzde sosyal bilgiler dersi kapsaminda okul içi ve okul disindaki ögrenme-ögretme süreçleri önemsenmektedir. Müzeler de geçmisten günümüze uzanan köklü geçmisi, amaç ve içerigiyle sosyal bilgiler dersleri için önemli bir unsurdur. Bu arastirmada, Sosyal bilgiler ögretmen adaylarinin müze egitimine yönelik özyeterlik inançlarinin ortaya çikarilmasi amaçlanmaktadir. Bu temel amaç kapsaminda ögretmen adaylarinin müze egitimine yönelik özyeterlik inanç düzeyleri degiskenler açisindan (cinsiyetleri, sinif düzeyleri ve müze egitimi dersi alip almama durumu) ele alinmistir. Arastirma sürecinde nicel arastirma yöntemlerinden yararlanilmistir. Arastirma sonucunda ögretmen adaylarinin müze egitimine iliskin olumlu inançlarinin oldugu ancak, cinsiyet, sinif düzeyi ve müze egitimi dersi alip almama durumuna göre ise anlamli bir farkliligin bulunmadigi anlasilmaktadir. |
|
|